.................KİTABI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!.................


.................PDF İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ!.................

Kendine Hoş Geldin Kitap Özeti - Miraç Çağrı Aktaş - PDF indir

Kendine Hoş Geldin Kitap Özeti - Miraç Çağrı Aktaş - PDF indir

İşte Miraç Çağrı Aktaş' ın yeni kitabı Kendine Hoş Geldin kitabının özeti, tanıtımı!

Kendinden başka kimseye ihtiyacın yok. En kötü gününü düşün, sana “Yanındayım.” diyen onca insan vardı. Tek başına atlatmadın mı? 

Düştün, ayağa kendin kalkmadın mı? 

Doldun, tek başına ağlamadın mı?

 Soruyorum sana: Değmeyecek insanlar için kendine yeteri kadar haksızlık yapmadın mı?

İnsanlar gelip geçici. Unutma, kimse senden daha çok düşünmeyecek seni. Gitmem diyenler gidecek, sen yine kendine geleceksin. 

Düşeceksin, ayağa yine kendin kalkacaksın. 

Yaralanacaksın, yaralarını kendin saracaksın. Onca acının içinden yine tek başına çıkacaksın. 

Sarılmaya ihtiyacın olacak, yine kendine sarılacaksın. 

Dertlerin seni yakacak, Anka Kuşu gibi küllerinden doğacaksın.

Kendine iyi bak, sana en çok sen lazımsın.

Şehvediye Tarikatı Kitap Özeti - İsmail Saymaz- PDF indir

Şehvediye Tarikatı Kitap Özeti - İsmail Saymaz- PDF indir

İşte İsmail Saymaz' ın yeni çıkan kitabı Şehvediye Tarikatı kitabının özeti, tanıtımı!

Günümüzde Türkiye’de otuz tarikat silsilesinin ve bunlara bağlı dört yüz civarında kolun, sekiz yüz civarında medresenin faaliyette olduğu tahmin ediliyor. 

Çoğu holdinge dönüşen tarikatlar büyük bir ekonomik sektör oluşturuyor. Hızla gelişen her sektörde olduğu gibi, bu alanda da kayıt dışı ve merdivenaltı ekonomi gelişiyor. 

Bireyin kurtuluşunun cemaat yoluyla gerçekleşeceğine dair güçlü bir inanç aşılanıyor. Merdivenaltı tarikat ve cemaatler, geleneksel tarikatların yöntem ve söylemlerini taklit ederken, bilgi kaynağı olarak ilham ve rüyaya, kanıt olarak hurafe, rivayet, keramet ve hikâyelere başvuruyorlar. 

Müritler, çeşitli yöntemlerle ikna edilerek, ağırlıklı olarak ekonomik ve cinsel istismara maruz kalıyorlar.

İsmail Saymaz, ilkokul mezunu, Arapça ve Kur’an bilmeyen, hatta namaz ve oruç gibi ibadetleri yerine getirmeyen, bazılarının yüzlerce müridi olan, haklarında dava açılmış altı sahte şeyh vakasını inceliyor. Bir kısmının Kur’an kursu da işlettiği, tekke sahibi olduğu bu şeyhler, şehvet ile servet edinme arzusunun iç içe geçtiği bir dünyada, yüzlerce kadın ve erkeğin iradesini teslim alıyorlar. Haklarında şikâyet veya ihbarda bulunulmadıkça, faaliyetlerini yıllarca sürdürebiliyorlar. Esas olarak, devlet tarafından “gerçek şeyhlere” tanınmış resmî hoşgörüden, koruma zırhından ve dokunulmazlıktan yararlanıyorlar.

Şehvetiye Tarikatı, kısa yoldan servet edinme hırsının ve bastırılmış cinsel arzuların dinî inançlar temelinde kışkırtılıp, kullanıldığı bir dünyaya ışık tutuyor.

Kırlangıç Kulesi (The Witcher Serisi - 6) Kitap Özeti - Andrzej Sapkowski - PDF indir

Kırlangıç Kulesi (The Witcher Serisi - 6) Kitap Özeti - Andrzej Sapkowski

Andrzej Sapkowski, The Witcher Serisinin 6. kitabı sonunda Türkçe' ye çevrildi.

İşte The Witcher 6 Kırlangıç Kulesi' nin kitap özeti, tanıtımı!

Vahşi Av hasadını topluyor!

“Yosunlarla kaplı, samandan yapılma çatısı çökmüş kulübeye hava karardıktan sonra biri usulca yaklaşıp içeriye bakacak olsa alevlerin ışığında ve ocağın korunda bir post yığının üzerine eğilmiş kır sakallı bir ihtiyar görürdü. Ayrıca kül sarısı saçlı, bir çocuğunkini andıran yeşil gözleriyle uyumsuz, yanağında berbat bir yara izi taşıyan bir kız da görürdü.”

Tüm dünya amansız bir savaşın ortasında kalmıştır. Bir haydut takımına katılıp hayatında ilk kez özgürlüğün tadını çıkaran Ciri ise bir tuzağa doğru çekilmektedir. Nilfgaard ajanları, kelle avcıları, büyücüler, Yennefer, Geralt ile arkadaşları geleceği kehanetlerde anlatılan genç kızın peşine düşmüştür. Geralt ve arkadaşları onu kurtarmak için var güçleriyle çalışırken, düşmanlarının onu ölü veya diri ele geçirmek için yapmayacağı şey yoktur.

Saklanabileceği bir yer kalmayan Ciri’nin kaçabileceği tek bir yer vardır: Kırlangıç Kulesi!

Kitabın arka kapağından eleştiriler:


“BU KİTABI GERÇEKTEN, GERÇEKTEN ÇOK BEĞENDİM... SAPKOWSKI’NİN DÜNYASINDAKİ HİÇBİR KARAKTER SİYAH-BEYAZ DEĞİL. GERALT VE CANAVARLAR DÂHİL HERKES GRİNİN BİR TONU.”
––The Deckled Edge

Don Kişot İstanbul'da Kitap Özeti


Don Kişot İstanbul'da özeti - Don Kişot İstanbul'da Tanıtımı


Kimdir Donkişot? Şövalyeliğini sürdürmek isteyen iyi niyetli bir ün budalası mı? Yoksa bir geleneği sürdürmek isteyen soylu üstün kişi mi? Ne var ki hemen her çağın bir Donkişot'u çıkıp ününü sürdürmeye çalışmakta, adını belleğimizin derinliklerine gömmekte.

Bizimde bir çok Donkişotlarımız olmadı mı? Bugüne kadar onların ne olduklarını çözemedik. Geldiler geçtiler şu İstanbul'dan. Yıktılar, yaptılar.

Rıfat Ilgaz hayal gücünü ustaca kullanarak Donkişot'u İstanbul'da dolaştırıyor. Bize gerçekleri Donkişot'un gözünden sunuyor. Acaba gerçek Donkişot kim? RIFAT ILGAZ’da, Çehov, O’Henry, Esendal gibilerinde gördüğümüz, hikayelerin yapısına oturmuş, ölçülü,
dengeli bir sağlam mizah anlayışı var. Bu mizah, aslında ‘halkının yaşamasında beliren’ değerlerden özünü alıyor. Rıfat Ilgaz, nice yıldır yazarlığın çilesini çekmiş, yıllarla birlikte işlediği canlı halk Türkçe’sini
evirip çevirerek, kendi gözlemlerini, görüşlerini ifade edebilecek güçlü bir seviyeye ulaştırmış. Onun kullandığı Türkçe’nin, gerçeği anlatışında, kıvrak, akıcı, dokunduğu temalara can getiren bir çizgiye ulaştığı görülüyor. Ahmet Rasim’in eski fıkralarına yerleşen, meddah ağzının o tadı, kıvrak sohbet dilinden gelen anlatımını andıran bu hikayeler, ‘yerli mizah’ anlayışının ölçülerine kavuşmuş, doğrudan ‘öğreti’ye gitmeden etkili olabilen, belli belirsiz bir toplumcu satire de ulaşabiliyor. Hababam Sınıfı kitabında uyarıcı güldürü yoluyla etkileyici sağlam bir mizah temeline oturan Rıfat Ilgaz'ın hikaye kitaplarıyla da aynı çizgiye ulaştığı açıkça görülmektedir.

Ölçü: 13,5 x 19,5 cm
Sayfa Sayısı: 144 sayfa
Basım tarihi: 2003 Ekim
Fiyatı: 9,50 YTL

Kayıp Gül Kitap Özeti - Serdar ÖZKAN



Kayıp Gül Kitabının Özeti


Kayıp Gül / Serdar ÖZKAN

Başkaları, övgü ve takdirlerinden oluşan binlerce zehirli oku-ki bu okların öldürücü olduğunu sonradan anladım- hiç durmaksızın üstüme yağdırıyorlardı. “sen çok özel bir kızsın, bu dünyada bir eşin daha yok!” diyorlardı bana. Onlar böyle şeyler söyledikçe, oklarının ucundaki tatlı zehir kanıma karışıyordu.
Her şeye rağmen, ara sıra sözlerinin doğruluğundan şüpheye düştüğüm oluyor,”gerçekten özel miyim acaba?” diye soruyordum kendime. Ama beni özel olduğuma inandıran başkaları olduğu için, bu soruyu onlar olmadan cevaplayamıyordum. Sanki aynam kırılmıştı da, kendimi görebilmek için başkalarına bakmak zorunda kalmıştım.
Sürekli onlarla bir arada olmak istiyordum ki, ne zaman “gerçekten özel miyim?” diye sorsam, onların hiç değişmeyen cevabını duyabileyim. “evet, çok özelsin. Bu dünyada bir eşin daha yok!”
Sürekli aynı soruyu sormaktan ve aynı cevabı duymaktan kesinlikle bıkmıyordum. Deniz suyu içen birinin susuzluğunun artması gibi, duyduğum övgüler de bende sadece daha fazlasını duyma ihtiyacı uyandırıyordu.
Daha kötüsü, başkalarının onay ve takdirlerini kaybetmemek için sürekli onların beklentilerine cevap vermek zorunda kalıyordum. Ben artık ben olmaktan çıkıp başkalarının istediği ben olma yolunda ilerliyordum. Bir başkası olma yolunda.

***

“Satamadığın üç beş resme çobanlık yapan biri olarak mı bilsin istiyorsun seni? Ona kim olduğunu göstersene be evlat. Sen göstermezsen, sende ne olduğunu ne bilecek?”
“Bilemiyorum. Harvard’da okuduğum için bana farklı bir gözle bakmasını ister miydim, emin değilim. Sonunda kendimden başka bir şey için sevilerek cezalandırılmak istemiyorum.”
“Ne? Ki kimi neden seviyor ve kimi cezalandırıyor?”
“Eğer benden harvard’da okuduğum için hoşlanacaksa, hiç hoşlanmasın daha iyi. Ben, eğitimim değilim çünkü. Zekâm değilim, ilişkilerim değilim, işim değilim…Bunların toplamı da değilim.”
“Kim olduğunu biliyor musun peki?”
“Ben sadece…Ben sadece benim.”

***

Ressam başını salladı. “Yo, bu çok riskli olur..Her zaman senden daha iyi vasıflara sahip başka biri çıkar. Ama senin gibi biri daha yok. Bilirsin, herkesin parmak izi farklıdır. Ben içimizde de bir parmak izi olduğuna inanıyorum. Moda eldiven giyerek örttüğümüz bir iz.”

**

Bu iki martının uçuşunu izlerken kendince bir çıkarımda bulunmuştu:

Bağlanabilmek için, önce bağımsız olmak gerekir.

Oysa insanların çoğu, yeni ilişkilere eski bağlarla geliyorlardı. Geçmişten taşıdıkları ister güvensizlik, ister anlaşılmamak, isterse de çevrelerine ördükleri savunma duvarları olsun, her bağ yeni ilişkiyi özgürce yaşamalarını engelliyordu. Daha önceki ilişkilerimizde haksızlığa uğradıkları konusunda belki haklıydılar ama, haksızlık edenin karşı taraf değil de, bir ürlü bırakamadıkları “geçmişleri” olduğunu göremiyorlardı.
İşte farklı kayalarda, ayrı ayrı kendine yetebilmeyi gerçekleştirebilmiş bu iki martı, birbirleri için “geçmiş”teki yerlerini terk edebilmiş, sıfır seviyesine inerek benlik bağlarından arınmış, böylece “bir” olarak göğe doğru yükselebilmişlerdi.

**

“Şöyle ki, sürekli aynı sahilin resmini yapa yapa, sonunda en az değiştiğini sandığım şeyin, en çok değişen olduğunu gördüm: Deniz.”

“Yani insan gibi..Her sabah aynaya baktığımızda aynı kişiyi gördüğümüzü zannediyoruz. Arkadaşlarımız bizi yıllar sonra gördüklerinde dahi, aynı kişiyi gördüklerini sanıyorlar.”
“Doğru” dedi Diana. “Bir fark görseler bile, bu genelde kilomuz veya saç biçimimiz gibi şeyler oluyor.”
“Kesinlikle. Gördükleri kimsenin karşılarına yeni biri olarak çıkmış olma ihtimalini düşünmüyorlar bile. Oysa şahsen ben bir kimsenin birkaç günde bile değişebileceğine inanıyorum.”

**

Zaman ileriye doğru akıp gittiği sürece, büyülendiğimiz ‘gelecek’ el değmemiş ‘geçmiş’ten başka bir şey değildir.

**

“Yağmur bulutları da heyecan vericidir” dedi Zeynep Hanım. “Yağmur, ırmaklar, nehirler..Ama susuzluğumuzu gidermek için bir bardağa ihtiyaç duyarız sonuçta.”

İktisatta Yeni Yaklaşımlar Kitabının Özeti - Metin Sarfati


İktisatta Yeni Yaklaşımlar - Metin Sarfati; 
İktisatta Yeni Yaklaşımlar - Metin Sarfati İktisatta Yeni Yaklaşımlar Kitap Özet - Metin Sarfati Kitapları - İktisatta Yeni Yaklaşımlar Kitap Tanıtım - İktisatta Yeni Yaklaşımlar Kitap Fiyatı, İktisatta Yeni Yaklaşımlar Kitap Özeti,iktisatta yeni yaklaşımlar kitabını oku, kitabının tanıtımı, Kitabının Fiyatı, Metin Sarfati kitapları, kitap özetleri, roman özetleri, İktisatta Yeni Yaklaşımlar - Metin Sarfati, Prof. Dr. Ercan Eren - İletişim Yayınları - kitap - ATN, Yayınevi: İletişim Yayınları



...

Ekonomi politik pek çok düşünürle değişim geçirmiş, başkalaşarak yeni ve zihin açıcı açılımlara sahip olmuştur. Smith, Mill veya Marx hemen sayılabilecek öncü isimler. Görünenin ardındakini açığa çıkarmak, yeni sorular sormak ve anlamaya ilişkin kılavuzlar oluşturmak hususunda çığır açıcı isimlerden biri de kuşkusuz Walras.

Kuramsal yaklaşımları irdelemek, mevcut birikimi özgün bir yöntemle farklı bir merhaleye taşımak, iktisat biliminin her zaman temel amaçlarından biri oldu. İktisatta Yeni Yaklaşımlar bu sürecin gelişimini ve analizini yapıyor. İktisat teorisinin temel çıkarım ve varsayımlarında neyin değiştiğini anlamaya çalışıyor. Çeşitli sorular sorarak tartışıyor: İktisadın yarını açıklama iddiası ne kadar sahiciydi ya da bu iddiayı bugün koruyabiliyor mu? Bilimsel olmamakla itham edilen klasik ekonomi politik, "yeni iktisat" için hala bilim dışı mıdır? Ortodoks iktisada yönelik heterodoks yaklaşımlar ne denli başarılı oldular?

İktisadın nasıl değiştiğini sorgulayan, yeni yaklaşımları değerlendiren ufuk açıcı bir başvuru kitabı...




.................KİTABI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!.................


.................PDF İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ!.................